13 Temmuz 2018 Cuma

Prof. Dr. Anıl Çeçen’den İnsan Hakları BOLU GÜNDEM GAZETESİ "Mustafa Namdar" -İzdüşüm- (BOLU)

Prof. Dr. Anıl Çeçen’den İnsan Hakları
BOLU GÜNDEM
Mustafa Namdar
-İzdüşüm-

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi ve Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından düzenlenen “Günümüz Gerçekleri karşısında İnsan Hakları” konulu konferansı Prof. Dr. Sn. Anıl Çeçen’in dilinden dinledik. Amaç ve içeriği bakımından ne olup ne olmadığı hakkındaki görüşlerini yorum katmadan tutabildiğim notlar çerçevesinde sizlere aktarmaya çalışacağım;

“Burası bir bilim yuvası. Ben de bir bilim adamıyım. Kültürel ve sosyal konularda önemli çalışmalarım oldu. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin kurucularındanım. Cumhuriyetin kültür kurumu olan Halk Evlerinde düşüncelerimi geliştirdim. Kişiliğimin önemli kesiti Atatürk’çü olmamdır” diyerek sözlerine başlayan Sn. Çeçen, yapacağım konuşma bilim adamlığı formatında olacaktır mesajını veriyordu.

- Dünü bilmezseniz, bugünü anlayamazsınız. Konumuz İnsan Hakları ama Cumhuriyet öncesini ve Cumhuriyetin nasıl kurulduğunu bilmek zorundayız.

- Osmanlı İmparatorluğu parçalanmasaydı, belki de Cumhuriyet olmayacaktı. İmparatorluk yıkılmış, balkan ülkeleri elden çıkmış. Geriye Müslüman bir coğrafyada Anadolu ve Arap dünyası kalmış. Burası yeraltı zenginlikleri açısından dünyanın göz diktiği bir dünya merkezi konumunda. Dünyanın merkezini ele geçirme kavgası o gün olduğu gibi, bugün de vardır, bu kavga bugün de devam ediyor.

- Bu ülke bize dedelerimiz tarafından savaşılarak bırakıldı. Burası dünyanın kenarında olan bir ülke değil, merkezidir. Bu hazineyi bizim elimizden almaya çalışıyorlar. Yavaş yavaş sanki mirasyedi konumuna geliyoruz. Emperyalist düşüncenin aklına gelen bütün oyunlar oynanıyor. Küreselleşme, Avrupa Birliği, Büyük Ortadoğu Projesi, Ilımlı İslam, Demokrasi adına oynanıyor bütün oyunlar.

- Medya sermayenin kontrolü altında. 1919’da başlayan hareketle dört cephede birden mücadele verdik. Çanakkale’ye bir bakın, bütün etnik gruplar orada, kurtuluş uğruna Kürtü, Türkü, Lazı, Çerkezi, Boşnağı yan yana yatıyorlar.

- Şehirleşme adına Anadolu’da doğum kontrolü için kurallar konurken, doğuda bunu teşvik ediyorsan, burada bir sorun olmalı. Düşüncelerde yeni bir yapıya ihtiyaç olmalı, diyerek, dış güçlerin bu düşüncelerini, bizi bölerek yerine getireceklerini söyledi.

- Dünyanın egemen güçleri, biz dünyanın en büyük birliğini tek bir kurşun atmadan dağıttık. Sovyetler Birliği 1989’da dağıldı. İnsan Hakları siyasi amaçlı olarak kullanılırsa imparatorluklar çöker. İki kutuplu dünyadan, tek kutuplu dünyaya geçtik. Batıyı batı yapan özgürlüktür.

- Amerika’nın bütün dünyaya hakim olma amaçlı demokrasi anlayışı, bir proje adı altında geliştiriliyor. Sivil toplum 1980’lerin kavramıdır. Hiçbir medya, reklam gelirleriyle yaşayamaz. Dışarıdan bir destek vardır. Bizim ülkemizde hukuk bu kadar gelişmişken, insan hakları kanun güvencesine alınmışken bu durum neden gündeme geliyor?

- Hukuk, haklar demektir. Hakların verildiği yerdir. Ulusal hukuklar, kendi hukukumuzu devre dışı bırakmak için geliyor. Ulus devletlerin, ortadan kaldırılması için bu gerekli. Devlet eşittir hukuk demektir. Alternatifleri, hukuk düzeyini dışarıdan pompalayarak yıkmaktır. Kapitalizm vahşidir. Kim güçlüyse o her şeye hakimdir. Şirketlerin büyüdüğü, devletin küçüldüğü bir yapı isteniyor. Bütün bunlara karşın, insan haklarına bütünüyle karşı çıkamayız. Temel hak ve özgürlükler, insanlara doğuştan gelen haklardır. (15.12.2005)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder